Düzce Belediyesi tarafından düzenlenen Türkiye Vizyon Konferanslarının bu haftaki konuğu Bahçeşehir Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Kurucu Başkanı, Sosyolog Prof. Dr. Nilüfer Narlı oldu. Kültür Merkezinde düzenlenen konferansta Narlı, Türkiye siyasetinin genel boyutlarına değindi. Narlı, konuşmasında özellikle kadınların siyasete katılımları ile gençlik üzerindeki konulara değinerek bilgilerini aktardı.

   Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü'nün bizzat ilgilendiği ve her hafta Cuma günü birbirinden ünlü isimleri Düzcelilerle buluşturan “Türkiye Vizyon Konferansları'nın” bu haftaki konuğu Bahçeşehir Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Kurucu Başkanı, Sosyolog Prof. Dr. Nilüfer Narlı oldu.

   Kültür Merkezinde düzenlenen konferansa Düzce Valisi Dr. Zülkif Dağlı, AK Parti Düzce Milletvekili Fahri Çakır, Düzce Belediye Başkanı Faruk Özlü, Düzce Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlhan Genç, TSO Başkanı Tuncay Şahin, Düzce Baro Başkanı Av. Azade Ay,  ilçe ve belde belediye başkanları, STK temsilcileri ile kurum, kuruluş temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.

   Konferansın başlangıcında hoş geldiniz konuşması yapmak üzere kürsüye çıkan Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü şunları söyledi: "Bugünkü konferansımızın çok özel bir konuğu var, çok yakından tanıdığım değerli bir isimdir, kendilerini davet ettik, kabul ettiler. Sayın Nilüfer Narlı kendilerine tekrar hoş geldiniz diyor, teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

   Daha sonra konferans konuşmasını yapmak üzere kürsüye çıkan Bahçeşehir Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Kurucu Başkanı, Sosyolog Prof. Dr. Nilüfer Narlı, siyaset ve sosyoloji konularına değindi. Türkiye siyasetinin sosyolojik açıdan değerlendirmesini yapan Narlı,  kadınların ve gençlerin siyasetteki yerinin giderek ağırlık kazandığını vurguladı.

   Gerçekleştirdiği konuşmasında gençlere kendilerini gelişmeleri konusunda önerilerde bulunan Bahçeşehir Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nilüfer Narlı şöyle konuştu:

   “Çeşitliliğin son yıllarda önemi daha fazla ortaya çıkmaya başladı. Eskiden bir alanda uzmanlaşırdık. O alanda derinleşirdik. Tabii ki derinleşiyoruz. Artık trans disiplin çalışmaları var. Trans disiplin çalışmalarını şöyle açıklamak istiyorum. Şu anda bilişim mühendisleri ile birlikte bir proje yürütüyoruz. Bu projenin amacı büyükşehir belediyesinin büyük veri üzerinden belediye hizmetleri ve ihtiyaçlarının nasıl örtüştüğünü nerelerde örtüşmediğinin değerlendirmek burada tamamen örtüşmediğini değerlendirmek. Büyük data görüntülerinden yola çıkarak daha sonra akıllı kentler hedefi için destek olacak fikirler üretmek için bunları geliştirmek ve akıllı sistemler için modeller oluşturmak. Fikirler üretmek için, bunları geliştirmek ve akıllı sistemler için modeller oluşturmak.  İnsanlar soruyor. Sosyologlar ne iş yapar?  Diyorum ki o kadar çok iş yapıyorlar ki yeter ki siz kendinizi öğrencileri iyi yetiştirin. Hangi anlamda iyi yetiştirin metedolojiyi iyi öğrenin. İstatistik kullanmayı iyi öğrenin. Ama en önemlisi teorik donanım. Çünkü teorik donanım olmadan sizin kavramları, geliştirmeniz mümkün değil. Kavramlar bizim anahtarlarımız. Biz o anahtarlarla kapıyı açıyoruz.”

ÇOCUKLARA HAYAL KURMAYI ÖĞRETELİM

   İlişki ve networku tanımlayan sosyal sermaye, köprü kurucu sosyal sermayeyi bir insanın yakın çevresindeki grupların dışında gruplar ile ilişki kurarak orda bir takım fırsatlar ve hizmetlere ulaşabilmesi için sosyal sermayenin önemini belirterek “Köprü kurucu sosyal sermaye bireylerin kalkınması, kendilerinin kalkınması, ülkenin kalkınmasında önemli bir role sahip çünkü kurulamadığı zaman insanlar yakın çevresiyle ilişkiler içinde olmak, onlarla ticaret yapmak istiyor. Çünkü diğerlerine güvenmiyor, mesela Fukuyama’nın yine Sicilya ile ilgili kitabında güven konusunu işliyor. Ve güvenle Sicilya’nın geri kalmışlığını tabi ekonomi için şunları şunları yapmak istiyorum. Hayal, hayal etmek bu arada çok önemli İlger’in bir çalışması var bunu da söylemek istiyorum tam rakamı unuttum ama sanırım Türkiye’de ki çocukların %18 veya %19’u hayal ediyor, diğerlerinin hayalleri yok. Hayallerimiz dediğimizde şu meslek falan değil, o bir beklenti, hayal değil, planlama. Yani hayal kurmamak büyük bir olumsuzluk, çünkü hayaller olmadan yaratıcılık olmaz. Şuan da içinde yaşadığımız çağda böylesine hızlı dönüşümün olduğu her şey anlık değişecek, 10 yıl sonra biz kendimizi bilim kurgu filminde hissedeceğiz, buna hazır olmalıyız, o yüzden hayal kurmak çok önemli çocuklarımıza lütfen hayal kurmayı öğretin, hayal kurmaları için okuma yapsınlar. Bilgisayar, telefon, tablet gibi elektronik dünyadan kopsunlar” şeklinde konuştu.

   Konferansın ardından Nilüfer Narlı gelen soruları cevaplandırdı. Programın son bölümünde de Belediye Başkanı Faruk Özlü, Narlı’ya çicek takdim etti. Günün anısı olarak çekilen toplu fofoğraf çekimi ile sona erdi.