Önce şunu kabul etmek lazım; Yoksulluğu görmezden gelerek ve kabul etmeyerek yoksulluk son bulmuyor.

SEBEBİ NE OLURSA OLSUN intihar edenleri görmezden gelince, intiharlar da durmuyor. Yoksullukta,  intiharlarda toplumsal bozulmanın, gelir adaletsizliğinin ve başka büyük sorunların sonucudur.

Fakirlik ve Açlık, bu iki kelime insanı yer ve bitirir.

Bir tas tarhananın kokusunu duymaya hasret haneler var memlekette. Senede bir kez etin tadını hatırlayanlar, yutkunarak yaşamaya çalışan insanlar var.

Hem büyüyen bir ekonomiden bahsedip hem makarna kömür dağıtmak ne kadar uyumlu sizce? Madem büyüyen bir ekonomi var makarna yerine et, kömür yerine neden doğalgaz faturaları ödenmiyor?

İktidarın hatası var evet.

Peki, Muhalefetin hatası yok mu?

Oturduğumuz koltuklardan, sosyal medyadan, haklarında çıkan haberlere tepki gösterip sadece kafamızı sallayıp dertleriyle dertleniyormuş gibi yapıyoruz.

Siyasete kimsenin inancı kalmamış halde. Herkesin derdi akşam evine götüreceği ekmek.

Siyasi söylemlere baktığımda bir tane dahi vatandaşın cebini düzeltecek söylem olmadığını görüyorum.

***

Demem o ki;

Sağlıkta geliştik fakat Millet aç,

Duble yollar yapıldı fakat Millet aç,

Havalimanları yaptık ama Millet aç,

Vatandaş pazar artıklarını topluyor, Çocuğuna harçlık veremiyor, Evine ekmek getiremiyor.

İnsanların kuru siyasete karnı tok artık. Siz bu sese kulak verin. Kulak verin ki millette size kulak versin.

Görmüyor musunuz yoksa görmek mi istemiyorsunuz?

Milletin ekmek derdi siyaseti tarihe gömmek üzere.