Her gün buz kesen insanlığı izlediğimiz tarihin,
tozlu raflarında yerimizi alacağımız zaman yakındır…
 
BİZLER;
Kırk küsur gündür tarifsiz acıların, 
adaletsizliğin, ahlaksızlığın pençesinde kıvranan,
senin, benim, bizim, tüm dünyanın gözleri önünde
işlenen SOYKIRIM’IN, üç maymunu oynayan tanıklarıyız.

Kınamaktan, diplomasiden, medya üzerinde denk geldikçe
üzülen, birkaç gözyaşı döken, destek gösterileri düzenleyen,
ardından kendi dünyamıza dalarak, yaşananları unutan,
ama üzerinden hamaset yapmayı unutmayan insanlar topluluğu durumundayız.

Dini, dili, ırkı bir kenara bıraktığımızı, yaradılana
yaradandan ötürü sevgi beslediğimizi söyleme hadsizliğini,
kendisinde gören, toplumlara örnek olsun söylemi üzerinden
yardım eli uzattığını dosta düşmana ilan eden, 
lakin sadece sözde kalarak özünü unutan insanlar topluluğu,

İnsan olmanın oldukça basit olduğunun ortaya çıktığı binlerce,
on binlerce yıllık dünya hayatında son kırk küsür günde
bize biçilen rolün altında insanlığımızın gün be gün ezilişini izliyor,
ukalalıktan vazgeçemeyişimizi aynada gördüğümüz
kendimizden bile saklamaya çabalıyoruz.

uykusuz sabahların akşamını hesaplayan, dünya nimetlerinin
ne kadarından payına düşeceğinin ardından yol alan, 
‘BİZ’ ‘BİZ’ diyerek ‘BEN’ ile yatıp kalkan,
adaleti kendisi için işleten güç elitlerinin yanında yer alan,
bundan haz duyan ve FİLİSTİN’de haftalardır yaşananları,
istatistiki rakamlar olarak telaffuz edebilme ikiyüzlülüğünü,
pişkin satırların arasına saklayan, sen, ben, biz hepimiz
suçlu olan bizleriz kardeşim…

ALLAH, TANRI, RAB, ÇALAB
hangisini söylemek işinize geliyorsa, 
hangisinden medet umuyorsanız,
yaradanın tek ve mutlak hakim olduğunu biliyorsanız,
ancak ‘O BANA YETER’ diyemiyorsanız, insan olamamışsınızdır.
Olamamışızdır…

sosyal statünüz, nüfusunuz, sıfatınız, bilginiz, cisminiz,
Kütleniz ne olursa olsun, duyar kasarak duyarsızlılıkta 
zirve yapıyorsanız hiçbir şey değilsinizdir.
adalet ve ahlakın hüküm sürdüğü topraklarda
ne soykırıma, ne gözyaşına ne de şahsiliğe yer yoktur.

Suçlusun kardeşim,
Suçluyum, Suçluyuz…
Filistin özelinde insanlığın yok edildiğini görmezden geldiğin,
bana dokunmayan yılan bin yaşasın tarzı yaklaşım sergilediğin,
yok olan insanlığı günü birlik çıkarlar uğrana bir kez daha kurban ettiğin,
ve daha sayabileceğimiz nedenden ötürü suçluyuz…

sıcaklığın mevsime göre değiştiği bir coğrafya üzerinde
her gün buz kesen insanlığa katkıda bulunmak, her babayiğidin harcı değildir
İnsanlık onuru taşıyan, insanlıktan nasibini almış her insan adayının
görmesi, bilmesi, anlaması, imkanları dahilinde anlatması,
yaşaması, yaşatması gereken bir dönemden geçtiğimiz 
unutulmamalıdır…

Filistin’de yaşanan soykırım bizimdir.
Doğu Türkistan’da yaşanan soykırım bizimdir.
din,dil, ırk ayrımı gözetmeksizin dünyanın neresinde yaşanırsa yaşansın
mazluma yunus zalime yavuz olmuş bir millet olarak,
dilsiz şeytanlardan olmamak ana gayelerimizden biridir...
daima da öyle olmalıdır…

saygılarımla…