AK Parti'de her genel seçim öncesi artış gösteren aday adaylık başvurularının bu sene tavan yapması ister istemez beraberinde soru işaretlerini de getirmekte.

59'u Düzce'de, 8'i ise AK Parti Genel Merkezine olmak üzere toplam 67 aday adayının başvuruda bulunması, buna mukabil nüfusa oranla en çok başvurunun olduğu ikinci il konumuna yerleşmemizi yadırgamalı mı yoksa  normal olarak mı görmeliyiz? açık olarak önümüzde.

Bürokratından, eğitimcisine, hukukçucundan, mühendisine, doktorundan, eski vekillerine ve devşirme olanlarına kadar dile kolay tam 67 aday adayı.

Sürenin kısa tutulmasına karşın yapılan başvuruları, partiye gösterilen teveccüh olarak görme aymazlığından kurtulup, çıkar hesaplarına endeksli olduğunda hemen herkes hem fikir olmakla birlikte, bir elin parmaklarını geçmeyecek aday adayı tarafından bu duruma tepki göstermesinin haricinde herkes görmezden geliyor.

Aday adaylarını tek tek incelemek gerekirse ki,  buna gerek olmuş olsaydı, (ki, parti genel merkezi kendisi değil, partinin ilimiz genelindeki üyelerine bırakırdı) normal olması gereken şekliyle basın da profilleri çıkartarak halka giderdi. Ancak görünen o ki, ne temayül, ne kentin ileri gelenlerinin oy vermesinin sağlanması için kurulacağı söylenen sandıklar, ne kamuoyu yoklamaları çok fazla bir şey ifade etmeyecek. Yine genel merkezin direktifleri doğrultusunda oldu bittiye getirilecek adaylıklar. 

Eee, Düzceli AK Parti sevdalılarına da sadece oy vermek kalacak.

AK Parti İl Başkanlığı tarafından düzenlenen aday adayları tanıtımında da gördük ki, çalan müziğinden tutun da, konuşma içeriklerine kadar partinin kurucu Genel Başkanı şimdiki Cumhurbaşkanımız recep Tayyip Erdoğan üzerinden algı oluşturuluyor. 

İyi de NEDEN? 

Hali hazırda partinin Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu varken, onun adına da düzenlenmiş bir şarkı varken, Düzce'de her dönem 3 vekil çıkarma durumu söz konusuyken NEDEN?

Nedeni basit aslında, halkın gözünde AK Parti = Recep Tayyip Erdoğan. Bu pencereden bakıldığında, seçimlerde halka gidilirken izlenecek yol da basitleşiyor. Şimdiki Cumhurbaşkanımız Erdoğan'a canı gönülden bağlı durumda bulunan Düzce halkı bu şekilde yaratılacak bir algıyla seçimlere hazırlanıyor. Seçim takvimi süresince izlenecek olun ilk ayağını da aday adaylığı tanıtım toplantısında hep birlikte görmüş olduk.

"IŞIĞI GÖREN GELDİ" dedik ya, buradan çıkan sonuç, herkesin adaylık hedefine ulaşamayacağı gün gibi aşikarken, istisnalar kaideyi bozmamakla beraber 2023'e giden YENİ TÜRKİYE yolunda kişisel olarak bir yerlere gelebilme eğiliminden başka birşey değil.

Uyan Düzce, gündüz vakti yanan ışıkla görülecek işin kimseye faydası yoktur.

Eğri düşün, doğru karar ver...