- 28.11.2019 10:58
Siyaset her ne kadar zayıf ve bozuk bir temel üstüne inşa edilmiş olsa da bu günlerdeki kadar kirlenip seviyesizleştiğini hiç hatırlamıyorum.
Soruyorum size;
Türkiye’de gündem külliyeye kimin gittiği midir? yoksa gündem iktidara yakın bir bayanın yaptığı parti midir?
Türkiye’nin gündemi üretimdir, ÜRETİM. Üretime giden yolda EĞİTİMDİR!
Bir ülkeyi bitiren Üretim ve Eğitim eksikliğidir.
Gündem EYT’dir, İstihdamdır, Genç İşsizliktir, Hayat Pahalılığıdır!
Memleketin gerçek ihtiyaçlarını konuşup, çözüm bulması gereken siyaset kurumunda bir haftadır konuşulan gündeme baktıkça üzülüyorum.
****
Uzun uzun anlatmaya gerek yok. Aslında sorunun kaynağı memlekette yapılan siyasetin ta kendisi.
Siyaset asla bir iş ya da meslek olmamalıdır. Ticarethane mantığı ile siyaset yapılmaz. Çünkü Tüccar'ın hedefi satmak pazarlamaktır. Siyasetin ise tam manasıyla anlamı FEDAKÂRLIKTIR.
Neden mi? İşinizden, eşinizden, sağlığınızdan, malınızdan, mülkünüzden kaybetmeyi göze alırsanız siyaset yapmış olursunuz. ‘Partim kazansın ben kazanayım, aman koltuğum sağlam olsun’ mantığı sürdükçe, biz daha çok konuşuruz bu günlerde konuşulan Saraya kim gitti polemiğini.
Saraya kim gitti? Kim kime kumpas kurdu? Haber kaynağı kim? vs vs. Bu polemiğin memlekete bir dirhem faydası var mı? Yok tabi ki. Ama birilerine var.
Bu arada fikrimi söyleyip geçeyim bu konuya fazla takılmadan; Cumhur ittifakı yeni kurulacak partilerle güç kaybediyor. Amaç bence Millet ittifakını da çok parçalı yapmak.
Velhasıl yine koltuk kavgası.
Ne zaman ki geleceğimiz olan gençlere, iş ve işçi dünyasına, Çiftçimize, Bilim adamlarımıza, kadınlarımıza, öğretmenlerimize, eğitim sistemimize diğer ülkelerle eşit şartlarda çalışma ve yaşama şansı sağlarsak o zaman canım ülkemde siyaset daha az polemik konusu olacaktır.
Bunu yapmak içinde çalışkan, dürüst, liyakat sahibi, akıllı en önemlisi FEDAKÂR siyasetçilerin yollarını açmak gerekiyor.
Tek çıkış ve kurtuluş yolu eğitimli olmak ve bilime sımsıkı sarılmak. Slogan atarak şu an ki siyaset bataklığında yüzmeye çalışarak bir yere gidilmez.
Geçen hafta vefatının sene-i devriyesinde Rahmetle andığımız Memleket aşığı, Güzel adam Ömer Lütfi Mete'nin bir sözüyle son vermek isterim yazıma;
"Ülkeyi partiler, programlar, reçeteler düzeltmez. Ahlâkımız düzelmedikçe, ahlâk siyasete egemen olmadıkça memleket de düzelmez!"
Sağlıkla kalın.
Yorum Yap